ÇOCUKLARINIZI EMPATİ YAPARAK DİNLEYİN
Empati yaparak dinleme, çocuğa güçlü, kabul gören ve yalnız olmadığını hissettiren bir yaklaşımdır.
Çocuğunuzu
dinleme sırasında, sizi engelleyen ne varsa uzaklaştırın. Aklınızdan geçen düşüncelerden,
diğer aktivitelerden, dışarıdan gelen ve uyaran her şeyden uzaklaşın.
Çocuğunuzun
duygularına cevap verin, konuşması için cesaretlendirin.
Sadece
dinleyin, çok fazla konuşmayın, doğru anladığınızı kontrol için özetleyin.
“Devam
et. Bana daha fazla anlat.” gibi cümlelerle ilginizi belli edin.
Empatik yönlendirmeler yapın.
·
Cesaret
kırıcı kelimelerden ve davranışlardan uzak durun.
·
Öğüt
vermeyin. Genelde çocuklar sadece onları dinlemenizi isterler. Çocuğunuz sizden
tavsiye istemediği sürece tavsiye de bulunmaktan kaçının.
·
Kesinlikle
aynı durumda olsanız ne yapacağınızı söylemekten kaçının.
·
Kendi
değerlerinizi çocuğunuza empoze etmeyin.
·
Göz
temasında olun, ilgisizlik gösteren hareketlerde bulunmayın.
·
Cesaret
kırıcı olmayın.
·
Çocuğunuzun
duygularını inkar etmeyin.
Örneğin, “gerçekten de öfkeli olamazsın”
gibi cümleler kurmamaya özen gösterin.
·
Zamansız
ve yersiz esprilerden uzak durun.
·
Çocuğunuzun
duygularını kabul edin.
Çocuklarımıza yardımcı olabilmek için onların duygularını kabul etmeli ve saygı duymalıyız.
Çocuğunuz
duygularını anlatmak için size gelmişse, sessizce ve bütün dikkatinizi vererek
dinleyin, duygularınızı uygun kelimelerle ifade edin.
Neden
böyle hissettiğini veya niye böyle yaptığını anlamak için sorular sormak veya
“neden böyle yapmıyorsun” gibi tavsiyede bulunmak yerine, “Hmmm… Evet.. Anlıyorum…”
gibi kelimelerle cevap verin.
Çocuğunuzun
hissettiklerini isimlendirin.
Duyguları
inkar etmek yerine, duygularını adlandırmasını destekleyin.
“Bunda
üzülecek bir şey yok ki…” demeyin.
“Onu
özlemiş olmalısın.”, Bu durum sinir bozucu gibi geliyor.”
“Bu
duruma şok olmuşsundur.”
Eğer
çocuğunuzu acilen olumsuz duygulardan uzaklaştırmaya çalışırsanız onu daha çok
üzersiniz. Duygularını kelimelerle ifade ederseniz, içsel deneyimine ortak
olduğunuzu hisseder ve rahatlar. Çocuğunuza dilekleri, mucize şeklide sunmanız
iyi bir yoldur. Açıklamalar ve mantık yerine onun diliyle konuşmak onu
rahatlatacaktır.
Örneğin,
“Matematik problemlerini daha iyi anlayabilmek için özel bir su olsa.” gibi.
Ana-
babaların unutmaması gereken nokta, bütün duyguların kabul edebilir olduğu ama
bazı davranışların sınırlandırılması gerektiğidir.
Örneğin,
“Ne kadar öfkeli olduğunu görebiliyorum, arkadaşına istediğini bağırarak değil
konuşarak anlatmalısın.”
Çocuklarımıza sorduğumuz soruların önemi nedir?
Çocuklarımıza sorularımız açık uçlu sorular olmalı. Çocuklar
böylece kendilerini ifade etmeye cesaretlendirilmeli.
Örneğin,
“Nasıl “ ve “Ne” soruları.
Soru
kapalı ise “evet “ veya “hayır” cevabı
gelir. Size tek kelimelik cevap verilir.
Örneğin,
“Okula gittin mi?” Cevap tek kelimedir. “Hayır” veya “Evet”
Oysa
çocuğun konuşmasını cesaretlendirmek için;
“Hayatın nasıl gidiyor?” diye söze başlayabilirsiniz.
Mevcut
durumu netleştirin ve detaylandırın.
Örneğin,
“ ……. söylerken ne demek istiyorsun?”,
“Bu
durum senin için nasıl bir problem oluşturuyor.”,
“ Bu
olay ile ilgili canını sıkan nedir?” gibi sorularla duygulara yoğunlaşın.
Sorunu çözmek için;
“Bu konu
ile ilgili ne hissediyorsun?”
“Problem
çözme seçenekleri neler?”
“Sence
en iyi seçenek hangisi?”
“En iyi
veya en kötü ihtimalle ne gibi problemler çıkabilir?”
“Ne gibi
problemler çıkabilir?
Soruları
ile problem çözme yetileri gelişir ve alternatiflerinin farkına varır.
Yorumlar
Yorum Gönder