ÇOCUKLARIMIZ VE UYUŞTURUCULAR 



Çocuklar neden uyuşturucu kullanmaya başlar. Hiçbir genç ve yetişkin uyuşturucu bağımlısı olmayı düşünmezken neden bu girdabın içerisine düşer. Tabi ki başlangıçta hiçbir çocuk alkol, tütün ve mariuana gibi giriş kapısı dediğimiz, başlangıç bağımlılık maddelerini denerken kendilerini bekleyen sonun ne olacağını bilemezler.   

Çocuklar yapıları gereği merak ettikleri konulara ilgi duyarlar ve bunların vücutları, ruhları üzerindeki etkilerini merak ederler.

Gençler ayrıca yaşıtları tarafından kabul görüp, cesur görünmek isterler. Bu konuda daha büyük yaştaki arkadaşlar örnek alınır. Aynı zamanda ünlü yetişkinlere benzemek isterler; müzisyenlere, yıldızlara özenirler. Tüm bunların yanı sıra ebeveynleri stres altında oldukları zaman alkol veya hap alıyorlarsa, çocuklar için çok tehlikeli bir örnek oluştururlar. Bazı anne babaların, çocuk stres altındayken “İstersen haplar senin kendini iyi hissetmeni sağlayabilir.” cümleleri çocuklar için teşvik edicidir.

Gençler bazen uyuşturucuların verdiği keyif için bazen de uyuşturucuları normal hissetmek için alırlar. Depresyon ve huzursuzluk gibi psikolojik ya da duygusal problemleri olduğu zaman uyuşturucuları gerginlik, üzüntü veya acılarını gidermek için alırlar. Bu nedenledir ki ebeveynlerin erken yaşlardan itibaren çocukları ile iletişimlerini iyi tutmaları ve ruhsal bozukluk belirtilerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Çocuk, depressif ve aşırı endişeli görünüyorsa uzman yardımına başvurmalıdırlar.

Uyuşturucu deneyen her genç uyuşturucu bağımlısı olmaz. Birçoğu erken safhalarda bırakarak bir daha deneme girişiminde bulunmazken, bazıları bağımlılığa giriş kapısı maddeleri kullanırlar ve bu sınırda kalırlar. Bazıları da ağır uyuşturucu ve bağımlılığın bütün olumsuz etkilerine rağmen uyuşturucu kullanmaya devam ederler.

Bu çocukların bağımlılığın ileri safhalarına yönelmesi neden olur?  Bu nedenler arasında, aileden gelen eğilim vardır. Aile bireylerinin uyuşturucu kullanması en önemli etkenlerdendir.  Bunun yanı sıra psikolojik rahatsızlıklar, dıştan gelen stresi yönetememe ve uyuşturucu kullanan yaşıtlar sayılabilir.

Erken deneme safhasında gençler uyuşturucuların onları nasıl etkileyeceğini merak ederler. İlk deneme, yetişkin uyuşturucu satıcıları ile değil, genel olarak ya yakın tanıdıkları ya da kız veya erkek arkadaşları tarafından teklif edilen maddelerle olur. İlk deneyimde vücut uyuşturucuya alışık olmadığı için çok kolay etkilenirler.

Genellikle hafta sonu arkadaş toplantılarında uyuşturucu kullanılır. Bu gibi durumlarda çoğu yetişkinlere inat ve yasak bir şey olarak algıladıkları için riskten zevk alırlar. Bu aşamada kalamazlarsa ikinci safhada aktif olarak uyuşturucu aramaya ve satın almaya başlarlar. Artık grup olarak “Kafa çekmek.“ planları kurulmaya başlanır ve kullanım hafta içi ve hafta sonu olarak yaygınlaşmaya başlar.

Birçok okul dışı etkinlikte artık yer almak istemezler. Arkadaşları ile bulundukları yerler hakkında yalan söylenmeye başlanır. Artık gençler uyuşturuculara bağlı olmuşlardır ve daha güçlü ve daha tehlikeli olanlarını aramaya başlarlar. 

Bu süreçte okul performansları ve aileleri ile olan ilişkileri bozulur. Çünkü sürekli olarak yalan söyledikleri ve kötü huyları yüzünden aile ve okulla iletişimleri etkilenir. Öğrenciyse okuldan kaçabilir, yetişkinse işindeki sorumsuzluk ve ihmal yüzünden işini kaybedebilir. Ayrıca alışkanlıklarını finanse etmek için uyuşturucu çalmaya ya da pazarlamaya başlayabilirler. Bu dönemde normal arkadaşlarını, uyuşturucu kültürünün içinde olan arkadaşlar için terk ederler.

Genç kullanıcılar uyuşturucu bağımlısı olduklarını inkar edebilir ya da farkına varıp başarısız bir şekilde uyuşturucu kullanımını azaltma mücadelesi içine girebilirler.

En son safhada ise kullanıcılar uyuşturucuyu keyif almak için değil artık iyi olmak için alırlar. Vücutları uyuşturucuya karşı artık zayıflamıştır ve acılı geri çekilme sendromundan kurtulmak için dozu arttırmak zorunda kalırlar. Bedensel ruhsal ve duygusal dengesi harap olurken, utanç, suçluluk, vicdan azabı ve depresyon dayanılmaz bir noktaya gelir. Çaresizlik intihara kadar sürükleyebilir

Aileler nasıl yardımcı olabilir?  

Anneler, babalar, aile büyükleri, komşular, öğretmenler, danışmanlar ve diğer önemseyen yetişkinler çocukları uyuşturucu bağımlılığına götüren yoldan birçok yöntemle vazgeçirebilirler.

Ana- babalar çocuklarınızı sadece bir şeyler yaptıkları için değil, değerli birer birey oldukları için önemsediğinizi gösterin.

Çocuklarınızı kabul ettiğinizi gösterin ve çocuklarınızın güven duygusunu, özgüven ve değerler sistemini geliştirin, duygularına sahip çıkmalarını ve sorun çözme ve iyi kararlar almak için beceri kazanmalarını sağlayın.  

Okulda iyi performans yakalaması için cesaretlendirin. Bunun için cezalandırıcı bir yöntem değil ödüllendirici bir biçimde destekleyin.

Çocuğunuzun herhangi bir sorunla başa çıkması için aile ile öğretmen iş birliği yapmalıdır. Okul yaşamından memnun ve mutlu olan çocukların uyuşturucu yönelme ihtimali daha düşüktür.

Çocuklara eğlenmenin ve stresle başa çıkmanın sağlıklı yollarını öğretin; spor, müzik, sanat, arkadaşlıklar ve meditasyon teknikleri gibi yaratıcı etkinliklerle motivasyonu yüksek olan çocuklar, can sıkıntısını gidermek için uyuşturucu arama ihtiyacı duymazlar.   

Çocuğunuzla olan iletişiminizi dinleyerek ve yargılayıcı olmadan geliştirin.

Çocuğunuz özellikle şehir ya da okul değiştirmek zorunda kaldığında duygularıyla ilgilenin ve yardımcı olun.

Çocuklar daha ilkokuldayken uyuşturucular hakkında konuşun ama ders veriyormuş ya da azarlamış gibi değil bildiklerini ve ne bilmek istediklerini sorun. Çocuğunuzun soru sormasına ve uyuşturucu kullanımının sonuçlarını tartışmasına izin verin. Güncel ve doğru bilgileri birlikte araştırın. İyi bir örnek olun.

Ana-baba olarak iyi hissetmediğiniz günlerde; çok kötü bir gündü, sigaramı, hapımı istiyorum söylemlerinizin verdiği mesajın farkında olun. Bu gibi olumsuz duygularla ve gerginlik anında dışarıdan alınabilecek bir madde ile bunun daha kolay atlatılabileceği mesajı verdiğinizi unutmayın. 

Ebeveyn olarak yaşadığınız toplumda kullanılan uyuşturucuların neler olduğunu ve etkilerini araştırınız. Bunların kullanıldığını gösteren belirtilerin sizin çocuğunuzda görülmesine karşın temkinli olun.

Uyuşturucu bağımlılığının belirtileri nelerdir?

Kişinin, kişisel özelliklerindeki değişiklikler,  motivasyon eksikliği ve umursamaz tutumu, evde sinirli tartışmaların yaşanması, ayakta uyuyormuş gibi davranması, depresyon ve hiperaktiflik, açıklanamayan ani davranış değişiklikleri, bakımsız görünüş, kilo kaybı, soluk yüz rengi, göz altlarının şişmesi, kızarmış gözler, genişlemiş göz bebekleri, sürekli öksürük, sık sık hasta olma, hastalıklara karşı dayanıksızlık, uyku saatlerinde değişiklik, davranış değişiklikleri, sarhoş davranışlar, düzensiz konuşma, okula devamsızlık, ders notlarında düşüş, dikkati toplayamama, dikkat etme süresinde kısalma, artan para ihtiyacı, yeni arkadaşlar konusunda gizlilik, yalan, esrarengiz telefonlar, odada dışarıdan çok vakit geçirmeye başlama, aile fertlerine karşı saldırgan davranış, olaylara çabuk öfkelenme sayılabilir.

Somut kanıtlar; göz damlası, ağız spreyi ve ağız suyu, uyuşturucu araç ve gereçleri, sarma kağıtları, eroin için şırınga söylenebilir.

Önleme ve tedavi yolları; uyuşturucu bağımlılığını önleme ve tedavi etme bireysel ve toplumsal bir sorundur. Çocuklarımız bağımlılığın içine düştüklerinde onları dışlama veya terk etmek değil, onlara yardımcı olmak gerekir. Onların tekrar bağımsızlaşmalarını sağlamak için uzun süreli tedavi, bakım ve sabır gerektiği unutulmamalıdır.

Her ülkenin uyuşturucu ile mücadelede politikalarını belirlemesi, kararlı ve istikrarlı bir şekilde ülke geneline yönelik mücadele başlatması gerekmektedir. Bu doğrultuda ülke çocuklarının, ebeveynlerin ve eğitimcilerin, bütün olarak toplumun uyuşturucu kullanımını önleme yöntemleri konusunda farkındalıklarının arttırılması gerekir.

Uyuşturucu kullanımının erken tespit ve tedavisi konusunda toplum eğitilmeli ve uyuşturucu önleme eğitimi her seviyedeki eğitim programa dahil edilmelidir.

Çocuklar, okul öncesi ve sonrası eğitim sürecinde kişisel olarak güçlenecekleri ve sorunlarla baş edebilecekleri becerileri kazanmaları için desteklenmelidir.

Eğitim sürecinde ailevi sorunlar nedeniyle okulda zorlanan ve risk altında olan çocukları öğretmenler, onlar uyuşturucuya yönelmeden tespit etmeli, gerekli önlemler için okul ve aile işbirliği geliştirmelidir. Bu gençlere uyuşturucuya bulaşmadan müdahale etmek önemli bir adımdır.

Ülkelerin Sağlık Bakanlığı, uyuşturucu kullanımını önleme ve tedavi merkezleri; uyuşturucu bağımlılarına, ailelerine danışmanlık ve yardım sağlamak için ulusal hareket planı yapmalı uygulamaya koymalıdır. 

Unutmayın! 

Çocuklarımız geleceğimizdir.

 

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar